Kozmetikler sağlığımızı nasıl etkiler?

Doğal, organik, temiz, yeşil, toksik olmayan – tüm bu kelimeler daha şeffaf bir kozmetik endüstrisine yönelik büyük hareketi tanımlamak için kullanılıyor. Geleneksel ve temiz güzellik ürünleri (doğal kozmetik) arasındaki en göze çarpan farklardan biri, malzemelere bir bakış. Gıda endüstrisine benzer şekilde, geleneksel kozmetik markaları yıllardır inanılmaz derecede uzun içerik listelerine sahip ürünler satmaktadır. Ek olarak, bu bileşenlerin çoğunun karmaşık isimleri vardır ve bu da listeyi ortalama tüketicinin anlamasını zorlaştırır. Yeşil yıkama genellikle giysilere atıfta bulunulsa da, konsept bu sektörde de çok fazla zarar veriyor. Tersine, temiz güzellik ürünü pazarlaması, tüm kimyasalların zararlı olduğu ve doğal olarak oluşan tüm kimyasalların toksik olmadığı yanılgısını sürdürür. Kozmetik endüstrisi ile ilgili sağlık endişelerine ek olarak, geleneksel ürünler de önemli bir çevresel ayak izi yaratmaktadır. Silikon gibi geleneksel güzellik ürünlerinde yaygın olarak bulunan bileşenler sadece sağlığımız için değil çevre için de zararlıdır.

Çevre üzerindeki en büyük etki, doğal olarak oluşup oluşmadıklarına bakılmaksızın geleneksel bileşenlerin tedarik edilme veya üretilme şeklinden gelir ve ambalajı da unutmamalıyız.. Fortune’a göre Dünya, plastiğinin yalnızca yüzde dokuzu 1950’den beri geri dönüştürülüyor – ve endüstri her yıl 120 milyardan fazla ambalaj birimi üretiyor. Tüm bu ambalajlar taşan çöplüklere, okyanuslardaki plastik kirliliğine ve mikroplastik salgına sebep oluyor.

Çoğu temiz güzellik markası, yeniden kullanılabilir cam kaplar veya geri dönüştürülmüş malzemeler kullanmak gibi savurgan ambalajlara sürdürülebilir alternatifler bulmayı misyon edinmiştir. Ancak, her yerde durum böyle değildir, bu nedenle satın almadan önce araştırmanızı yapmanız faydalı olacaktır.

DOĞAL KOZMETİKLER GERÇEKTEN DAHA MI İYİ?

Doğal kozmetik markaları, sorumlu bir şekilde üretilen bileşenlere yatırım yaparak sağlığımızı ve gezegenimizin sağlığını korumak için giderek daha fazla çaba sarf ediyor. Bununla birlikte, güzellik ürünlerinin reklamı yapılan etiketlerden bağımsız olarak müşterilerin alışverişlerini akıllıca yapmaları önemlidir.

Doğal güzellik her şirket ve her müşteri için farklı bir şey ifade ettiğinden, değerlerinizi bilmek ve inandığınız düşüncelerle uyumlu ürünler satın almak önemlidir. Hiçbir şirket hepsini yapamaz, ancak çoğu daha iyi bir güzellik endüstrisine doğru gerçek ilerleme kaydediyor ve bu bir fark yaratmanın ilk adımıdır diyebiliriz.

Yeşil Yıkama-Aklama nedir?

Greenwashing bilinen terim ilk olarak 1986 yılında çevreci Jay Westervelt tarafından ortaya atıldı. Terimi ilk kez havluların yeniden kullanımını teşvik etme uygulamaları hakkında konaklama endüstrisi için yazdığı bir makalede kullandı. Webster’s New Millennium Dictionary of English, yeşil yıkamayı “bir organizasyonun çevre dostu olmayan veya daha az farkındalıklı faaliyetlerindense dikkati başka yöne çekmek için çevre dostu programları teşvik etme uygulaması” olarak tanımlar. 

En sevdiğiniz doğal güzellik markalarına daha yakından bakarak doğal güzelliğe yolculuğunuza başlayın çünkü bir güzellik markası doğal olduğunu iddia ediyor ancak doğru iddialarda bulunmuyorsa, büyük olasılıkla yeşil yıkamadır.